22 Ekim 2017 Pazar

NASIL BİR GENÇLİK

NASIL BİR GENÇLİK 

Esedulâh Saîd


Besmeleli;
Rabbinin adını hayata karıştırmayıp, besmelesizce yaşayan değil; bilakis, hayatının her alanında Rabbinin ismi ismiyle yol alan, besmeleli bir gençlik.
Muvahhid;
İnsanların şirkte yarıştığı müşriklerin hayata yön verdiği bir zaman şirki hayat müşrikleri dost tutan değil; bilakis, tevhidi hayat yaparak şirkten ve müşriklerden beri, Rabbini birleyen, tevhidi bir gençlik.
Pak;
Batakhanelerde ve çöplüklerde her türlü rezilliği batıp, içi dışı kirlenen değil; bilakis Allah’a iman ettikten sonra salih amellerin peşinde gece-gündüz hayırlara koşan, zahiri ve batınıyla pak bir gençlik.
İstikametli;
Yolun davetçileri, önder ve öncüleri velev ki yoldan çıksa, velev ki yolu unutsalar da, yoldan çıkan, yolu unutan ya da yolu satan değil; bilakis tek başına kalsa bile doğrudan ve doğru yoldan ayrılmayan, selefin izinde, müstakim bir gençlik.
Abid;
Rabbinin emirleri kendine yük gelen, ibadetleri külfet olarak gören değil; bilakis, her bir ibadeti nimet olarak görüp, ibadetlerle rahatlayan, abid bir gençlik.
Cesur;
İslam ve ümmet düşmanları karşısında ezilip büzülen, madden ve manen eğilip, ceket ilikleyen değil; bilakis Allah’ı razı etmek için düşmanların karşısında kıyamda duran, şecaatli bir gençlik.
Hür;
Beşeri izmlerin kalın duvarları arasında; ilim, fikir ve zihin dünyası zincirlenmiş, Allah’a isyanı özgürlük gören değil; bilakis Allah’a itaat ile hürriyet merdivenlerini çıkan, bedeni kalın duvarlar arasında olsa bile ruhu hür, fikriyatı özgür bir gençlik.
Dertli;
Derdi kendi derdi, tasası dünyalıklarla sınırlı, fedakârlığı suni değil; bilakis kardeşleri ağlarken gülmeyi unutan, ümmetin dertleriyle dertlenen, dertli bir gençlik.
Şuurlu;
Kavramların unutturulup, içlerinin boşaltıldığı bir zaman ve mekânda, şuursuzluk girdabında boğulan değil; bilakis, İslami bakış açısıyla kavramlara yönelen, şuurlu bir gençlik.
Çağdaş;
Çağdaşlığı dine muhaliflik olarak algılayan, çağdaşlık adına dinine yüz çeviren değil; bilakis, imanı ve irfanıyla çağdaş, çağının tüm teknolojik araçlarıyla yoz kültürü ve yozlaşan cahillere savaş açan, muasır bir gençlik.
Ümitli;
Hayatın çelmeleriyle her daim yeis dalgalarıyla boğuşsa da, boğulacağını düşünüp teslim olan değil; bilakis, her zorluktan sonra gelen kolaylığın geleceği ümidiyle hayatın dalgalarına kulaç sallayan, ümitvar bir gençlik.
Edebli;
Edebin sürgün edildiği, edepsizlik darında ve asrında, edepsizliğe kapı aralayan değil; bilakis, tüm şarlatanların edebsizlik kapılarını usulünce kapayan, edebli bir gençlik.
Vefalı;
“İşimiz bitti, işim bitti” diyerek kendinden başka herkesi unutan bir egoist değil; bilakis “işimiz bitti, işim başladı” diyerek kendine hizmet edenlere hizmeti görev bilen, vefakâr bir gençlik.
Aksiyoner;
Bilgisinden geçinen, bilgisiyle zehirleyip, zehirlenen değil; bilakis bilgisi hale dönüşen, Allah yolunda durması ve oturmaması olmayan, aksiyoner bir gençlik.
Talebe;
Talebeliği, öğrenmeyi ve öğrenmeyi; yaşa, zamana ve mekâna bağlayan değil; bilakis sürekli öğrenen ve öğreten, ‘hayat boyu talebelik’ anlayışıyla hareket eden, daimi talebe bir gençlik.
Güvenilir;
Çağ, çağdaş kezzaplar çağı, kendisi de bu çağın insanı olsa da, çağa uyan değil; bilakis emin peygamberinin izinde çağa ve çağın insanına güven veren, emin bir gençlik.
Hedefli;
Hayatın kara deliklerinde kendini kaybeden değil; bilakis büyük hedefleri, vazgeçilmez sevdaları olan ve kardeşleriyle birlikte hedeflerine yürüyen, hedefli bir gençlik.
Planlı;
Yarınsız, anı yaşayıp dünyayı zevk ve eğlence mekânı olarak görerek gecesini gündüzüne karışan değil bilakis dünyevî ve uhrevî hedeflerine ulaşmak için planlı hareket eden bir gençlik.
Adaletli;
Zalimlerin adalet dağıtıcı olduğu zulüm asrında, zulme adalet diyen değil; bilakis, adalet asrının özlemiyle yanıp, mustazafların yanında, müstekbirlerin karşısında olan, adil bir gençlik.
Davetçi;
Mimsiz medeniyet her saniye, tüm mekânlarda karanlığa çağırırken, karanlığa kanıp helak olan değil; bilakis, Kur’ân ve Sünnet’in nurlu rehberliğinde karanlık çağa aydınlık mesajı sunmak için gayret eden, dai bir gençlik.
Ahlaklı;
Sekülerizmin kokuşmuş öğretilerinin, okullardan ekranlara öğretilip öğrenildiği, ahlakiyata dair ne varsa çiğnendiği bir coğrafyada, ahlaklılığı zafiyet olarak gören değil; bilakis, tüm ahlaki değerler ile değerlenen, ahlaklı bir gençlik.
Şahsiyetli;
Tutundukları değerler sabit olmayıp, nefis ve menfaat rüzgârıyla oradan oraya değişen değil; bilakis, karakteri sağlam temellere dayanan, şahsiyetini para için satmayan, şahsiyetli bir gençlik.
Çalışkan;
Tek dünyalı olup sadece dünyası için çalışmayı çalışma sayan değil; bilakis, dünya ve ahiret dengesini kurup, dünya ve ahireti, kendisi ve ümmeti için gece gündüz çalışan, çalışkan bir gençlik.
Mücahid;
Cihadın muhteva, amaç ve ilkelerini es geçen değil; bilakis cihadı tüm kısımları ve boyutlarıyla algılayıp, küresel küfrün karşısına bütüncül cihadî algıyla çıkarak, maddi ve manevi putları kıran, mücahid bir gençlik.
Fatih;
Yenilgi ve çöküş, esaret ve kölelik psikolojisi ruhunu kaplayan ve bağlayan değil; bilakis, fütüvvet ruhu ve şuuruyla bir fatih edası ve ahlakıyla, maddi ve manevi fetihlere aday bir gençlik
İşte beklenen, işte hasretle yolu gözlenen, İslami Gençlik…

http://www.tevhididavet.com/makaleler/nasil-bir-genclik

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder